ÖZET
Amaç:
Bu çalışmada servikal kanser, premalign servikal lezyon ve benign servikal smear sonuçları olan hastaların servikal sürüntü örneklerinde yüksek riskli HPV-DNA ‘nın varlığını ve oranını saptama ve ayrıca bu orana etki eden olası faktörleri tanımlama amaçlandı.
Materyal ve Metod:
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi 3. Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği’ne Ocak 2006-Temmuz 2008 tarihleri arasında başvuran ve servikal patoloji (smear ve biopsi) sonuçları servikal kanser, HGSIL, LGSIL veya ASCUS olan 85 hasta, kontrol grubu olarak da smear sonuçları enfeksiyon veya normal olan 178 hasta çalışmaya alındı. Bu hastalarda yaş, ilk cinsel ilişki yaşı, sigara kullanımı, cinsel partner sayısı, menarş yaşı ve kullanılan kontrasepsiyon yöntemi kaydedildi. Hastalardan pap smear ve eş zamanlı olarak serviks transformasyon zonundan ve servikal eksternal os’tan yüksek riskli HPV taraması için sürüntü alındı ve yüksek riskli HPV-DNA varlığı araştırıldı.
Bulgular:
Bu çalışmada servikal kanser tanılı hastalarda yüksek riskli HPV-DNA % 65.2 pozitif saptandı. HGSIL tanılı hastaların % 54.8’inde yüksek riskli HPV-DNA pozitif iken LGSIL tanılı hastalarımızın % 25’inde yüksek riskli HPV-DNA pozitif olarak bulundu. Olağan servikal sitoloji sonucuna sahip kadınların ise % 5’inde yüksek riskli HPV-DNA pozitif olarak saptanmıştır.
Tartışma:
Bu çalışmada servikal kanser, HGSIL, LGSIL ve ASCUS tanılı hastalar ile olağan servikal sitoloji sonucuna sahip kadınlarda bulunan yüksek riskli HPV-DNA pozitiflik oranı istatistiksel olarak anlamlıdır. Menarş yaşı ve kullanılan kontraseptif yöntem göz önüne alındığında HPV-DNA pozitifliği açısından aralarındaki fark istatistiksel olarak anlamsız bulunmuştur. İlk koitus yaşı, cinsel partner sayısı, yaş ve sigara kullanımları göz önüne alındığında ise aralarındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.