ÖZET
Amaç:
Birincil olarak, kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının servikal kanser taramasındaki uygulama paternlerini saptamayı; ikincil olarak ise kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının insan papilloma virüsü (HPV)-pozitif test sonucu olan kadınların yönetiminde kılavuzlara bağlılıklarını incelemeyi amaçladık.
Gereç ve Yöntemler:
Bu çalışma, bir öz-bildirim anketi kullanılarak, Türkiye’de Antalya ve İstanbul illerinde yapılan çapraz-kesitsel bir araştırmadır. On iki maddelik anket formu, yüz yüze görüşme yöntemi ile katılımcılara uygulandı. Hedeflenen katılımcılardan 343 kadın hastalıkları ve doğum uzmanı anketi tamamladı.
Bulgular:
Katılımcıların çoğunluğu (%81,0) servikal kanser taramasında HPV testini kullandıklarını/önerdiklerini belirtti. Bu hekimlerin büyük çoğunluğu (%89,9) HPV testini servikal sitoloji ile eş zamanlı (cotest) olarak kullanmayı tercih etmekteyken sadece %10,1’i HPV testini tek başına (primer HPV testi) kullanmayı tercih etmektedir. HPV-negatif sonucu olan kadınlarda en sık tercih edilen tarama aralığı sırasıyla 5 (%53,4) ve 3 yıl (%19,9) idi. Kılavuzlarla uyumlu olarak, HPV 16/18 pozitif ve sitoloji sonucu negatif olan kadınlarda “doğrudan kolposkopi”, HPV16/18 haricindeki HPV genotipleri pozitif iken sitoloji sonucu negatif olan kadınlarda ise “12 ay sonra cotest” öneren katılımcıların oranı %53,1 idi. Çok değişkenli analiz, “profesyonel çalışma ortamı”nın kılavuzlara bağlılığın tek bağımsız belirleyicisi olduğunu gösterdi. Özel kurumlarda çalışan kadın hastalıkları ve doğum uzmanları kılavuzlara en kötü uyum oranına (%42,4) sahipti.
Sonuç:
Primer HPV testi kullanımı Türk kadın hastalıkları ve doğum uzmanları arasında henüz yaygınlaşmamıştır. Üstelik, HPV-pozitif test sonuçlarının yönetiminde uygulama kılavuzlarına bağlılık görece düşüktür. Tarama programları ve pozitif tarama sonuçları olan kadınların yönetimi ile ilgili sürekli tıp eğitimine ihtiyaç bulunmaktadır.