Öz
Sistektomi veya ooforopeksi ile birlikte veya bunlar olmaksızın konservatif laparoskopik detorsiyon, özellikle pediatrik popülasyonlarda over torsiyonunun tedavisinde umut verici bir yaklaşım olarak ortaya çıkmıştır. Veriler Web of Science, PubMed, Medline, Cochrane Library, ClinicalTrials.Gov ve SCOPUS veri tabanlarından elde edildi. İlk olarak, toplam 391 olgudan 17’sinde nüks görüldüğü beş çalışmada nüks insidansı bildirilmiştir. Ek olarak, açık cerrahi gerektiren olgular 5 çalışmada belgelenmiştir. Üç yüz altmış olgudan 22’sinde açık cerrahiye geçilmesi gerekmiştir ve bu da 0,051’lik bir birleşik oranla sonuçlanmıştır [%95 güven aralığı (0,018-0,083), p=0,02]. Ayrıca, 6 çalışma ooferektomi gerektiren vakalar hakkında veri sağlamıştır ve 437 olgudan 27’sinde bu prosedür gerekmiştir. Ayrıca, semptomların başlangıcından ameliyata kadar geçen ortalama süre 51,9 saat olarak bildirilmiştir. Başvuru sırasında karın ağrısı sık olarak bildirilmiştir ve 324 olgunun 264’ünü etkilemiştir. Ateş daha az sıklıkla rapor edilmiş olup 324 olgunun 19’unda görülmüştür. Son olarak, genel olarak, ameliyat sonrası ultrasonda yumurtalık fonksiyonuna dair kanıt bulunan hastaların oranı yüksek olup, havuzlanmış oran 0,69’dur. Analizimiz genç kadınlarda over torsiyonunun konservatif tedavisini değerlendirdi. Rekürrens 391 olgunun 17’sinde görüldü ve 360 olgunun 22’sinde açık cerrahiye geçilmesi gerekti. Ayrıca, 437 olgunun 27’sinde ooferektomi gerekti ve semptom başlangıcından ameliyata kadar geçen ortalama süre 51,9 saatti. Karın ağrısı 324 olgunun 264’ünü etkileyen baskın bir semptomken, ateş daha az görüldü.