ÖZET
Amaç:
Koitus sıklığı, serviks uzunluğu ve ürogenital enfeksiyon varlığı ve değişkenlerin etkileşimlerinin obstetrik sonuçlara etkileri.
Gereç ve Yöntemler:
Çalışmamıza 268 gebe kadın dahil edildi. Dört gruba ayrıldı; grup 1 (n=203) hem ilk hem ikinci trimesterde bakteriyel vajinoz (BV) taramasında negatif, grup 2 (n=18) ilk trimesterde negatif, ikinci trimesterde pozitif, grup 3 (n=33) ilk trimesterde pozitif, ikinci trimesterde negatif, grup 4 (n=14) her iki trimesterde pozitif saptanan hastalardan oluşturulmuştur. On bir-14 gh ve 20-24 gebelik haftalarında idrar kültürleri serviko-vajinal kültürler ve bakteriyel vajinoz taraması yapılmıştır.
Bulgular:
Analizler kalan 250 kadın ile yapıldı. Abortus sayısı ≥1 ve 24.-34. haftalar arası preterm doğumu ≥1 olan hastalar grup 2’de anlamlı yüksek; PPROM tanısı alan hasta sayısı ise grup 4’de anlamlı yüksek saptandı. İlk trimesterde cinsel ilişki, ikinci trimesterde ölçülen serviks uzunluğu ve preterm doğum öyküsü sırası ile istatiksel olarak 37 gh’den önce preterm doğum için önemli risk faktörleri olarak saptanmıştır (1,27; (1,12-1,44); 5,33; (1,84-15,41); 6,95; (1,58-30,54) sırasıyla).
Sonuç:
BV varlığı ve tedavisi preterm doğum oranını etkilememekte. Birinci ve ikinci trimesterde BV pozitif hastalarda PPROM artmakta. İlk trimesterdeki koitus sıklığı, ikinci trimesterde ölçülen servikal uzunluk ve preterm doğum öyküsü preterm doğum oranlarını etkileyen değişkenlerdir. J Turk Soc Obstet Gynecol 2015;2:66-70