Endometrial fırça sitolojisinin anormal uterin kanama ve postmenopozal kanama etiyolojisini saptamada güvenilirliğinin değerlendirilmesi
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Araştırma
CİLT: 9 SAYI: 4
P: 202 - 210
Aralık 2012

Endometrial fırça sitolojisinin anormal uterin kanama ve postmenopozal kanama etiyolojisini saptamada güvenilirliğinin değerlendirilmesi

Turk J Obstet Gynecol 2012;9(4):202-210
1. Patnos Devlet Hastanesi, Agri
2. Ondokuz Mayis Üniversitesi Tip Fakültesi, Kadin Hastaliklari Ve Dogum Anabilim Dali, Samsun
3. Akdeniz Üniversitesi Tip Fakültesi, Kadin Hastaliklari Ve Dogum Anabilim Dali, Antalya
4. Ondokuz Mayis Üniversitesi Tip Fakültesi, Patoloji Anabilim Dali, Samsun
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Anormal uterin kanamalı hastalarda yapılmış endometrial full küretaj ve endometrial yayma sonuçlarını karşılaştırarak, endometrial sitolojik örneklemenin endometrial patolojileri (endometrial hiperplaziler ve kanserler) saptamada tanısal etkinliğini ortaya koymaktır.

Gereç ve Yöntemler:

Çalışmaya Ocak 2005- Haziran 2010 tarihleri arasında kliniğimize anormal uterin kanama nedeniyle başvuran reprodüktif ve postmenopozal dönemdeki toplam 109 hasta dahil edilmiştir. Transvajinal ultrasonografi ile endometrial kalınlıkları ölçüldükten sonra, önce endometrial fırça ile endometrial sitolojik örnekleme ardından keskin küretle endometrial full küretaj yapılan hastaların patoloji ve sitoloji sonuçları retrospektif dosya taraması yapılarak değerlendirilmiştir.

Bulgular:

Endometrial fırça ile alınan endometrial sitolojik örneklerde en sık tanılar postmenopozal ve reprodüktif dönemde sırasıyla %73.7 (n: 42) ve %53.8 (n: 28) ile non-diagnostik’ti. Tüm hastalar bir arada incelendiğinde endometrial sitolojik örneklerin %64.2’sinde (n: 70) (%38.5 postmenopozal, %25.7 premenopozal) tanı non-diagnostik idi. Sitolojik inceleme olguların sadece %35,8’inde (n: 39) yeterli olarak sonuçlandı. Endometrial full küretaj patoloji tanıları postmenopozal dönem olgularının %56,1 (n: 32)’inde, reprodüktif dönem olgularının ise %9.6 (n: 5)’sında non-diagnostik olarak sonuçlandı. Postmenopozal dönemde diğer en sık tanı 13 (%22.8) hastada endometrial polip iken, reprodüktif dönemde en sık tanılar 18 (%34.6) hastada endometrial polip, 12 (%23.1) hastada sekretuar endometrium olarak rapor edilmiştir. Hastalara tanı verebilme açısından diğer bir deyişle yeterlilik durumuna göre full küretaj altın standart yöntem olarak ele alındığında; postmenopozal dönemdeki hastalarda, endometrial sitolojik değerlendirmenin, yeterli gelme durumuna göre, sensitivitesi %36.0, spesifitesi %81.3, pozitif prediktif değeri %60.0, negatif prediktif değeri %61.9 olarak saptandı. Reprodüktif dönem hastalarında ise yeterli gelme durumuna göre sensitivite %44.7, spesifitesi %40.0, pozitif prediktif değer %87.5, negatif prediktif değer %7.1 olarak saptandı.

Sonuçlar:

Hem reprodüktif dönem, hem de postmenopozal dönem hastalarında endometrial full küretajla alınan biyopsiye göre yetersiz materyal oranı yüksekliği nedeniyle endometrial sitoloji, endometriumun premalign veya malign lezyonlarını saptamada tek başına kullanılabilecek bir yöntem olarak görünmemektedir.

Anahtar Kelimeler:
Anormal uterin kanamalar, endometrial sitoloji, endometrial full küretaj